Demirhindi Şerbeti Tamarind
15,28 TL
Kategori
Demirhindi
Orjinal Ürün Demirhindi Meyvesi
500 gr Tamarind
Demirhindi Şerbeti
Kendiniz Hazırlayın
2 litre su için
300 gr (Demirhindi) Bal veya şeker karanfil ( 3-4 adet ) tarçın (1-2 adet) Zençefil ( 1 adet )
Bizden alacağınız demirhindi'yi Bir tülbentte koyun.
Bir tencereye kaynar suyun ortasına koyun kaynatın.
Kaynamış olan demirhindiyi süzerek elde edilen sıvıyı başka bir kaba alın.*Kaba alınan demirhindi suyuna yaklaşık tatlı oluşuna göre istediğiniz kadar bal (ya da yarım kg-ya da 1kg. toz şekeri)katarak 1-2 dakika kadar daha kaynatın. Kaynadıktan sonra tencereyi ateşten alarak bir miktar soğumaya bırakın. Yeteri miktarda soğuduktan sonra tekrar bir bezden süzün. Elde edeceğiniz şerbeti şişelere doldurarak buzdolabına koyarak soğuk olarak servis yapabilirsiniz.
Kanuni Sultan Süleyman'ın en sevdiği şerbetti...
Şerbetler
yaz aylarında özellikle Ramazan aylarında iftar ve sahurda serinletici
olarak içilebileceği ve ikram edilebileceği gibi iştah açıcı özelliğiyle
de yemekle beraber içilebilir.
Osmanlı zamanında şerbetçilik günlük hayatta çok geniş bir yer almasından sebep, envai çeşit şerbetler yapılmıştır.
Osmanlı
Saray Mutfağında şerbet, özel ibrikler içinde bulunur ve yemek yerken
su yerine şerbet içildiği de olurdu. Evlerde şerbetler evin hanımı
tarafından hazırlanırdı. Ev hanımları, meyvelerin sularından elde
ettikleri şerbetleri evlerinde sakladıkları buzlar ile soğuturlar ve bu
soğutma işlemine de 'sücik üşitmek' denirdi. Yaz aylarında birçok
şekerci dükkanında envai çeşit şerbet satılırdı.
Demirhindinin
aslen bildiğimiz Hindi ile bir alakası bulunmamaktadır. Geçmişte
'Temr-i Hindi' denilen Demirhindi şerbeti, Hindistan'dan gelen Hint
Hurması isimli bir baharatla yapılıyor.
Osmanlı Dönemine Ait Bir Anektod:
Kanuni
Sultan Süleyman sıcak bir yaz günü Yeniçeri ortalarını ziyaret ve
teftiş ederken, susamış. Soğuk şerbet istemiş. Ona bir kap içinde soğuk
şerbet ikram etmişler. Kanuni de, şerbeti içtikten sonra o tası altınla
doldurtup, geri göndermiş.
Ertesi
yıl yine ortaları ziyaret ve teftiş ederken, her ortanın önüne
geldiğinde şerbet dolu bir tas sunmuşlar ona. O da her tası altınla
doldurtup, geri göndermiş.
Bu
şekilde her o mevsimde Padişah'a Yeniçeri ortalarından bir şerbet dolu
tas gönderilmesi ve bunların altınla doldurulup, iade edilmesi gelenek
olmuş. Savaşlarda bile cepheden bu taslar saraya gönderilir ve altınla
dolu olarak geri gelmeleri beklenirmiş.
Duraklama
dönemindeki savaşlardan birinde, Yeniçeriler yine İstanbul'a şerbet
taslarını göndermişler. Ancak Hazine'de altın kalmadığı için taslar geri
gönderilmemiş. Bunun üzerine Yeniçeriler savaşı bırakıp, bir nevi greve
başlamışlar. Direniş haberi İstanbul'a ulaşınca Saray mutfağındaki
altın tabaklar eritilip, bunlarla sikke bastırılmış. Şerbet tasları
altınla doldurulup hemen cepheye gönderilmiş ve böylece yeniçeriler
savaşa yeniden katılmış.
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!